Uluslararası Uzay İstasyonu (NASA)’nın uydulardan ve gözlem araçlarından toplanan 110 GB’lık 95.600 fotoğraf video haline getirildi.
Rus fotoğrafçı Dmitry Pisanko, NASA’dan elde ettiği ve toplamda 110 GB’lık bir alan kaplayan 95.600 fotoğrafı tek tek sırala bir araya getirerek ortaya muhteşem bir video ortaya çıkardı. Videoyu oluşturmak için bir yığın fotoğrafı didik didik ederek sıraya koyarak mükemmel bir görsel sunan bir video hazırlamak ayakta alkışlanacak bir başarı. Dmitry Pisanko’nun hazırladığı 4K kalite muhteşem videoyu aşağıdan izleyebilirsiniz.
İran Devlet Televizyonu, uzaya fırlatılan ‘Fecr” adlı uydunun başarılı şekilde yörüngeye yerleştiğini duyurdu.
Tamamen Yerli İran Uydusu
Savunma Bakanı Hüseyin Dehkan, uydunun, Savunma Bakanlığı Havacılık ve Uzay Sanayi Kurumu tarafından ve tamamen yerli mühendislerce üretildiğini belirtti. Uydu ile alakalı ayrıntılı bilgi verilmedi.
Fırlatılan 4. Uydu
İran, ilk yerli haberleşme uydusunu Şubat 2009’da, ikinci yerli görüntüleme uydusunu Haziran 2011’de, üçüncü yerli uydusunu da 2012’de uzaya göndermişti.
İngiliz bilim insanları, Güneş sisteminin minyatür bir versiyonu sayılan çok eski bir sistem keşfettiklerini açıkladı. BBC’nin haberine göre, Kepler teleskobunun verilerini inceleyen Birmingham Üniversitesi’nde görevli bilim adamları, çekim etkisinde beş gezegen bulunan bir yıldızın varlığını ortaya çıkardı.
Dünya’dan 2.5 Kat Daha Yaşlı
Haberde, 117 ışık yılı uzaklıktaki bu güneş sisteminin 11,2 milyar yıl önce oluştuğu, Kepler-444 adı verilen yıldız ve gezegenlerinin Dünya’dan iki buçuk kat daha yaşlı olduğu kaydedildi.
10 GÜNDE YÖRÜNGEYİ TAMAMLIYORLAR
Bilim adamları, büyüklükleri Merkür ve Venüs arasında değişen beş gezegenin yıldız etrafındaki dönüşlerini, “Dünya’nın 10 gününe eşdeğer sürede tamamladıklarını” açıkladı.
Galaksideki Antik Yaşama Işık Olabilir
Keşif ekibinde yer alan Tiago Campante, türünün bilinen eski bir örneği olan güneş sistemin, “galaksideki antik yaşamı” aydınlatabileceğini söyledi.Campante, gezegenlerin yıldıza olan uzaklıkları göz önünde bulundurulduğunda yaşam olasılığının ortadan kalktığını ifade ederken, keşfin Dünya büyüklüğündeki gezegenlerin benzer bir antik yıldızın etrafında dönüyor olabileceğini gösterdiğine dikkati çekti.Keşif, ayrıca evrenin bilinen 13,8 milyar yıllık tarihinin büyük bölümünde Dünya’ya benzer gezegenlerin var olduğu anlamına geliyor. Kepler teleskobuyla 2009 yılından bu yana çok sayı gezegen keşfedildi.
Dünyanın sonunu sembolize eden Kıyamet Saati, nükleer tehdit ve iklim değişikliği nedeniyle iki dakika ileri alınarak 11.57’ye getirildi. Aralarında Nobel ödüllü bilim insanlarının da bulunduğu Atom Bilimcileri Bülteni (BAS), dünyanın sonunu sembolize eden “Kıyamet Günü Saati”ni iki dakika ilerletti.
NÜKLEER SİLAHLAR VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ RİSKİ
“Akrep 12.00’yi gösterdiğinde her şey için çok geç olacak” diyen bilim adamlarının saatine göre dünyanın sonunda üç dakika kaldı. Riskin en büyük sebepleriyse atom silahlarının kullanılabileceği savaş riskinin artması ve küresel iklim değişikliği.
18 BİLİM İNSANINDAN ORTAK GÖRÜŞ
BAS Direktörü Kennette Benedict, iklim değişikliğinin deniz seviyelerinin yükselmesine ve kuraklığa neden olacağını söyledi. ABD’de faaliyet gösteren kurum, kıyamet saatini 11.57’ye getirme kararını, Nobel ödüllü 18 bilim insanının da bulunduğu Kefiller Kurumu’na danışarak verdi. Kıyamet Saati, ABD’yle Sovyetler Birliğinin arasındaki gerginliğin azaldığı 1960’ların başında geriye alınarak 11.48’e çekilmişti.
NASA, Güneş Dinamikleri Gözlemevi (SDO) uydusunun çektiği 100 milyonuncu fotoğrafı yayımladı.
NASA’nın 2010’dan bu yana Güneş’i gözlemleyen uydusu SDO, Dünya’ya hayat veren yıldıza ait 100 milyonuncu fotoğrafı çekti.
12 SANİYEDE 8 FOTOĞRAF
Tarihi kare, 19 Ocak’ta, SDO’nun ‘Atmospheric Imaging Assembly’ donanımı tarafından çekildi. Birbirine paralel dört teleskoptan oluşan donanım, 10 farklı dalga boyunca her 12 saniyede Güneş’in sekiz fotoğrafını çekiyor.
HER GÜN 57 BİN 600 FOTOĞRAF
NASA’nın verdiği bilgilere göre, SDO her gün 1.5 terabyte büyüklüğünde veri topluyor. Toplanan verilerin yarısı, her gün 57 bin 600 fotoğraf çeken Atmospheric Imaging Assembly cihazı tarafından elde ediliyor.
Güneşin 100 Milyonuncu Fotoğrafı
100 MİLYONUNCU FOTOĞRAF
Güneş’in faaliyetlerini ve oluşturduğu etkileri yakından takip eden SDO, yıldızda yaşanan patlamaları ve yarattığı kozmik fırtınaları da ilk tespit eden insan yapımı uzay aracı olma özelliğine sahip. SDO’nun çektiği 100 milyonuncu karede, Güneş’in yüzeyindeki güçlü faaliyeti göze çarparken, gaz seviyesinin düşük olduğu taç kütle delikleri kara lekeler olarak görülüyor.
100 MİLYONUNCU KAREYE MOZAİK HAZIRLANDI
NASA, 100 milyonuncu karenin 50 piksel çapında mozaiğini de hazırladı.
Dünyanın en yüksek çözünürlüklü kamerası uzayı gözlemlemek üzere hazırlanıyor. 2022 yılında tamamlanması hedeflenen kameranın Şili’de Cherro Pacho dağında bulunan dev teleskoba (Large Synoptic Survey Telescope) yerleştirileceği açıklandı.
10 YIL BOYUNCA FOTOĞRAFLAYACAK
3.2 Gigapiksel çözünürlüklü kamera 10 yıl boyunca 15 saniyelik 800’den fazla fotoğraf çekecek. Çekilen fotoğrafların her biri Ay’ın yüzeyinden 49 kat daha büyük bir gökyüzü alanını kapsayacağı açıklandı.
2 HAFTADA TÜM GÖKYÜZÜ
Eğer kamera tam anlamıyla çalışırsa görünen bütün gökyüzünü 2 hafta içinde fotoğraflayacak. Kameranın ürettiği verilerin ise yılda 6 Petabyte’a tekabül edeceği hesaplanıyor. Kameranın ilk çalışmaları 2011 yılında başlamıştı. ABD hükümetinin desteğini alan projenin 2022 yılında tamamlanması bekleniyor.
BÜTÇE HAZIR
Large Synoptic Survey Telescope (LSST) adı verilen kameranın tamamlanması için gereken bütçenin sağlandığı belirtildi. LSST direktörü Steven Kahn, tamamlandığı zaman 3 ton ağırlığında ve bir otomobil büyüklüğünde olacak kameranın 189 CCD sensörüyle dev bir görüntü alıcısı görevi göreceğini belirtti. LSST, 600 kilometre ötedeki bir otomobilin ön farlarını fark edebilecek hassasiyete sahip olacak.
Tamamlanmasının ardından 10 yıllık süreçte gökyüzünü her gece gözlemleyecek olan LSST, her iki haftada bir gökyüzüne ait fotoğraf oluşturacak. Gökbilimciler, elde edilecek veriler sayesinde Evren’i çok daha iyi anlayabilmeyi umuyor.
