Fen ve Teknolojinin Hayatımızdaki Önemi

Fen ve Teknolojinin amacı dünyayı tanımak anlamaktır. Fen ve Teknoloji kişileri daha olumlu düşüncelerle gelişmesine katkıda bulunur. Öğrenilenler gündelik hayata geçirildiğinde bundan daha da keyif alınması sağlanır.

 

Fen ve Teknolojinin Hayatımızdaki Önemi

Fen ve teknoloji alanındaki bütün çalışmalar ve yenilikler insanların ve toplumsal hayatın refahının yükseltilmesini amaçlamaktadır. Refah düzeyi yüksek olan toplumlarda bilimsel çalışmalar, fen ve teknoloji alanındaki araştırma ve yenilik çalışmaları da yoğun olmakta ve üretim faaliyetlerinde kullanılmaktadır.

Gelişmiş ülkelerde üretim aşamalarında kullanılan teknolojiler sayesinde bu ülkelerin rekabet güçleri artmakta ve ekonomide belirgin bir üstünlük sağlanmaktadır. Bilişim teknolojilerinin kullanılması ile araştırma geliştirme faaliyetleri hız kazanmakta ve sürekli yenilikler ortaya çıkarmaktadır.

fen ve teknoloji

 

Fen ve Teknoloji Toplumun Refah Düzeyini Arttırıyor

Ülkeler kendi teknolojik üstünlüklerini başkalarıyla paylaşmak istemezler. Ancak eskiyen teknolojilerini dışarı satarlar. Gelişmemiş ülkeler de bu eski teknolojilerle üretimde ve ticarette gelişmiş ülkelerle rekabet edemezler. Bu yüzden ülkelerin fen ve teknoloji alanında kendi üretimlerini yapabilmeleri ve bunu üretim faaliyetlerinde kullanabilmeleri ekonomik güçlenme açısından çok önemlidir.

Fen ve teknoloji ülkelerin gelişmişlik düzeylerini belirleyen en önemli unsurdur ve buna sahip olan ülkeler diğerlerine belirgin bir üstünlük sağlarlar. Bu yüzden de gelişmek isteyen ülkelerin teknolojiye ve teknolojik eğitime önem vermeleri ve kendi teknolojiyi üretebilen ve kullanabilen personel yetiştirebilmeleri gerekmektedir.

Ülkemizde de bu konunun önemi daha iyi anlaşılmış ve fen ve teknoloji eğitimi ilköğrenim seviyesine kadar indirilmiştir. Ayrıca bu alandaki ar-ge çalışmaları devlet tarafından da desteklenmektedir. Yapılan bilimsel araştırmalar ve bu araştırmalar sonucunda üretilen yeni teknolojiler üretimde kullanılmakta ve ekonomik olarak bu teknolojileri kullananlar güçlenmektedir.

Fen ve teknoloji alanındaki gelişmeler hem insanların daha rahat ve konforlu bir yaşam sürmesini hem de bun konfora ihtiyacı olan ekonomik gücü daha kolay elde etmesini sağlamaktadır. Dünyadaki bütün teknolojik buluşlar ve yenilikler insanlığın refahı ve mutluluğu için kullanılmalıdır.

Solunum Sistemi Organları – Soluk Alıp Verme

4. Sınıf Fen ve Teknoloji Konularından olan “soluk alıp verme” hakkında bilgiler alttadır. Vücudumuzun solunum sistemi organlarını inceleyelim.
BURUN: Burun, atmosferdeki havanın vücuda giriş kapısıdır. Hava, soluk alma sırasında önce burna gelir. Alınan hava burunda ısıtılır, nemlendirilir ve tozlardan arındırılır. Bu sebeple burundan soluk alıp vermek ağzından soluk almaktan daha sağlıklıdır. Soluk alma organı olan burun aynı zamanda koku almada da görev yapar.
SOLUK BORUSU: Soluk borusu gırtlaktan gelen havayı akciğerlere taşıyan borudur. Soluk borusu akciğerlere girerken iki kola ayrılır. Bu sayede her iki akciğere de hava taşınır.
DİYAFRAM: Diyafram, göğüs boşluğunu, karın boşluğundan ayıran kaslı yapıdır. Diyafram kasılıp gevşeyerek göğüs boşluğunun büyüyüp küçülmesini sağlar. Göğüs boşluğunun hacminin artıp azalması soluk alıp verme olayının gerçekleşmesini sağlar.
Soluk alıp vermede: burun, yutak, gırtlak, soluk borusu ve akciğerlerimiz görevlidir. Diyafram solunuma yardımcı bir organdır. Agız, soluk alıp verme organı değildir. Burnumuz tıkandığında ağızdan soluk alıp vermek zorunda kalırız. Ancak burundan solunum yapmak daha sağlıklıdır.

solunum sistemi organları

YUTAK: Yiyecekler yemek borusuyla mideye, hava ise soluk borusuyla akciğerlere taşınır. Yutak: Ağız, burun, yemek borusu ve soluk borusunun arasında bulunan ve bu yapıları birbirine bağlayan bir kavşak gibi çalışır. Burundan alınan hava yutaktan geçerek soluk borusuna gider.
GIRTLAK: Gırtlak soluk borusunun başlangıç kısmıdır. Yutaktan gelen hava gırtlaktan geçerek soluk borusuna ulaşır. Gırtlak, besin yutma sırasında kapanır.
Gırtlak, boğazımızın ön kısmındaki çıkıntıyı oluşturur.
AKCİĞERLER: Akciğerler göğüs boşluğunun içinde yer alır. Sağ ve solda olmak üzere iki kısımdan oluşur.
Soluk borusu akciğerlerde çok küçük dallara ayrılır. Hava taşıyan bu ince kanallar akciğerin her yerine ayrılır. Akciğerlerde, hava ile kan arasında oksijenlen ve karbondioksit değişimi gerçekleşir.

akcigerlerimiz
Her soluk almada akciğerlerimiz havayla dolar. Soluk vermede ise akciğerdeki hava dışarı atılır. Soluk alıp verirken vücutta bazı değişiklikler gerçekleşir.

Neden Soluk Alıp Veriyoruz ?

Bir insanın yaşayıp yaşamadığını anlama yöntemlerinden birisi, soluk alıp vermesinin kontrol edilmesidir. Soluk alıp veren birinin canlı olduğu anlaşılır.

Neden Soluk Alıp Veriyoruz

 

Soluk alma sırasında akciğerlere  gönderilen hava insanların hayatlarını devam ettirebilmesi için çok önemlidir. İnsanlar diğer canlılarda olduğu gibi tüm yaşamsal faaliyetler için enerjiye ihtiyaç duyar.

Kalbimiz çalışması, yediğimiz besinlerin sindirim organlarında ilerlemesi, hareket etmemiz, zihinsel faaliyetlerimiz ve soluk alıp vermesi için enerji gereklidir. İnsan vücudunda üretilen enerjinin kaynağı, yenilen besinlerdir. Besinlerdeki enerjinin ortaya çıkarılabilmesi için oksijen gereklidir.

Soluk alma sırasında havadaki oksijen kana gecer. Oksijen, kanla vücudun her yerine dağıtılır. Benzer şekilde besinler de kanla vücuda dağıtılır. Vücudun her kısmında besin ve oksijen kullanılarak enerji üretilir. Enerji üretme işlemi sonucunda karbondioksit gazı açığa çıkar. Karbondioksit gazı yine kan yoluyla akciğerlere getirilir. Akciğerlerde havaya karışan karbondioksit, soluk verme ile dışarı atılır.

Neden Soluk Alıp Veriyoruz

 

Soluk Alırken:

  • Kaburga ve diyafram kasları kasılır. Diyafram düzleşir ve kaburga kemikleri dışarı doğru çekilir.
  • Göğüs kafesi genişler. Akciğerlere hava dolar.
  • Alınan havadaki oksijen kana, kandaki karbondioksit akciğerlere geçer.

 

Soluk Verirken:

  • Kaburga kasları ve diyafram gevşer. Göğüs boşluğu küçülür.
  • Daralan göğüs kafesi akciğerleri sıkıştırır.
  • Akciğerdeki kirli hava dışarı atılır.

Fen ve Teknoloji

Fen, yaşadığımız dünyayı anlamak için izlenen sistemli bir yoldur.  Gözlem ve deneylere dayanan veri temelli açıklamalarla sınırlıdır. Bu nedenle, deneysel kanıtlara ve bilimsel teorik bir çatıya dayandırılamayan açıklamalar fennin bir parçası değildir.  Bireysel olarak farklı tanımlanabilecek geniş kapsamlı bir süreçtir. Doğayı keşfetmektir. Gerçekleri teorilerle organize etmektir. Mantıksal muhakemedir. Bir keşfetme metodudur. Evrenin araştırılmasıdır. Organize edilmiş bilgi topluluğudur. Doğruyu bulmaktır. Problem çözmedir. Gerçekleri gözlemek ve tanımlamaktır. Fen ve teknoloji kişi dünyasını da geliştirmeye yarar.

fen ve teknoloji

Fen ve Teknoloji Dünyadaki Farkı Yaratmak İçin Bir Düzenektir

Tüm bu bakış açılarının fen ile bağlantısı vardır fakat her biri tek başına fenni tarif etmek için yeterli değildir. Ancak bunların hepsi bir araya gelince fennin resmi ortaya çıkar. Fen ve teknoloji arasında yakın bir ilişki vardır. Her ikisi de birbirinin ürünlerini kullanır ve birinde meydana gelen bir değişme diğerinin de gelişmesini sağlar. Teknoloji, fen gibi dünyadaki bütün kültürlerde uzun bir tarihi geçmişi olan yaratıcı bir faaliyettir. Fennin amacı evreni anlamaya ve açıklamaya çalışmak iken teknolojinin amacı insanların ihtiyaçlarını gidermek ve yaşam şartlarını iyileştirmek için çözümler bulmaktır.

Teknolojide her zaman birçok olası çözüm ve kaçınılmaz olan birçok ihtiyaç, amaç ve kısıtlama vardır. Bu nedenle teknolojideki temel kaygı, toplum, ekonomi ve çevre açısından maliyet ve yarar dengesini gözeten en ideal çözümleri geliştirmektir. Sürekli değişim ve gelişim içinde bulunan dünya yeniliklerin ve gelişmelerin farkında olan bu gelişmelere kendisinin nasıl katkı sağlayacağını düşünen ve bunu uygulamaya geçirebilen bireylere ancak iyi bir fen ve teknoloji ile ulaşabiliriz.