Çoğu kişinin Türkçe konuşmalarından tanıdığı ve sevdiği oyunun şimdi dördüncü serisiyle karşınızdayız. Günden güne daha fazla kendini geliştiren Uncharted 4 bu sayede de çok fazla oynayıcı kitlesine ulaşmayı başardı. İlk olarak PlayStation kullanıcılarının merakla beklediği Uncharted 4 A Thief’s End bu serisinde de aksiyonu elden bırakmıyor.
Daha önceki serileri oynayanların bileceği üzere oyunda hep bir hazinenin peşine düşüyoruz. Bu seride de aynı şekilde hazinenin peşinden gitmeye çalışıyoruz. Ama söylediğim gibi sadece gitmeye çalışıyoruz çünkü bu sefer her zamankinden daha da zor olacak şekilde oyun tasarlanmış ve oyun karakterinin abisi olan Sam‘in hayatı söz konu.
Oyuna ilk giriş anında yaşadığımız aksiyon sizi oyuna daha ilk dakikalardan fazlasıyla bağlayacaktır. Oyunun ana karakteri olan Nathan ve Sam‘in çocukluk hallerine ve yetimhanede ki hallerine merhaba diyoruz. Daha sonra öldüğünü zannettiğimiz Sam on beş yıl aradan sonra tekrar karşımıza çıkıyor ve her zaman ki gibi hazine arayışları tam gaz devam etmeye başlıyor.
Oyunun içerikleriyle devam edecek olursak oyunda kullanılan Nathan’ın engelleri aşması için bir ipe sahip olması bu iple bize gerek uçurumun kenarında gerekse çatıların üstlerinde son sürat aksiyon yaşatıyor. Daha önce hiçbir oyunda görmediğimiz bu ayrıntı Uncharted oyununu bizim için vazgeçilmez bir hal almasını da sağlıyor. Sözün sonuna gelecek olursak Uncharted 4 A Thief’s End oyunu gerek aksiyon ile gerekse türkçe seslendirme ile sizin oynamanız gereken oyunlar arasına girmeye hak kazanıyor. diyebiliriz.